…

Şühedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...

O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar,

Yaralanmış tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,

Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!

…

Ey şehîd oğlu şehîd, isteme benden makber,

Sana aguşunu açmış duruyor Peygamber.

                                  Mehmet Akif ERSOY

       Bugün, yedi düvele karşı 250 bin şehit vererek kahramanlık destanı yazdığımız Çanakkale Zaferi’nin 102. Yıl dönümünü idrak ediyoruz.

     Gazi Mustafa Kemal’in “Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça kendinde büyük işler yapma cesareti bulacaktır.” sözü, Çanakkale kahramanlarının cesaret kaynağını bizlere yansıtmaktadır. Bu cesaret ve kahramanlığın hiç eksilmeden devam ettiğini günümüzde de çok net bir şekilde görmekteyiz. Çanakkale’de yedi düvele karşı verdiğimiz destansı mücadeyi 15 Temmuz akşamı aynı düşmanların beslediği ve içimize yerleştirdiği hainlere karşı veren bir millet olarak, “Çanakkale Ruhu”nu nesilden nesile taşıdığımızı tüm dünyaya bir kez daha gösterdik.

    “ÇANAKKALE GEÇİLMEZ!” sözünü bir söz olmaktan çıkarıp tarihe altın harflerle yazdığımız Çanakkale Zaferi’nin 102. Yıl dönümünde başta Gazi Mustafa Kemal’i,Çanakkale savaşının tüm isimsiz kahramanlarını, aziz şehitlerimizi ve Çanakkale ruhunu 15 Temmuz’da yeniden yaşatan şehitlerimizi, minnet ve özlemle anıyoruz.